Esnek Çalışma Nedir? | eOfis Blog

Günde sekiz saat ve haftada beş gün 9’dan 5’e kadar süren tipik bir istihdam, fiziksel olarak her gün ofiste görünür olmayı gerektiriyordu. Ancak bireysel ihtiyaçların iş dünyasındaki rolü arttıkça, geleneksel istihdam biçimleri yerini doğal olarak daha esnek çalışma yöntemlerine bıraktı. Katı yapıların yerine çalışanların kişisel ihtiyaçlarını ve iyi bir iş-yaşam dengesini göz önünde bulunduran “esnek çalışma türü nedir?” diye merak ediyorsanız tüm detaylar için okumaya devam edin!

Esnek çalışma yöntemleri ile çalışanlar iş gücüne katılım açısından işveren politikaları ya da bireysel sınırlar dahilinde özerkliğe sahiptir.

Popüler Esnek Çalışma Modelleri

Şu anda iş dünyasında popüler olan esnek çalışma yöntemlerinden bahsetmeden önce aklınızda bu kavramın daha net bir şekilde oturması için “esnek çalışma nedir?” sorusuna yanıt olabilecek kısa tanımlara göz atmakta fayda var. Esnek çalışma, en kısa tanımıyla çalışanların işlerini ne zaman, hangi koşullarda veya nerede yaptıklarına bakılmaksızın kendilerini üretken hissedebildikleri bir ortamı temsil eder. Çalışan refahını önceliklendiren esnek çalışma modelleri için en popüler yöntemler arasında uzaktan çalışma, hibrit çalışma, sıkıştırılmış çalışma haftası ya da kayan çalışma saatleri gibi alternatifler mevcut. 

Uzaktan Çalışma (Remote Work)

En popüler esnek çalışma modeli olan uzaktan çalışma ya da iş dünyasındaki bilinen adıyla remote work, çalışanların fiziksel anlamda ofise bağlı olmalarına gerek kalmadan lokasyondan bağımsız şekilde istihdama dahil olabilmeleri fikrine dayanır.

Lokasyon esnekliği sunan bu tip modellerde çalışanların kişisel ve profesyonel sorumlulukları tamamen kendi inisiyatiflerine bırakıldığından, hedeflere ulaşabilmek için yüksek bir öz disipline sahip olmak önemlidir. Gelişmiş teknolojik araçlar sayesinde coğrafi bağımlılığı azaltan remote çalışma yöntemi için sanal ofis çözümleri çalışanlara maliyet avantajıyla hem prestij hem de ofis hizmetleri sağlar.

Hibrit Çalışma (Hybrid Work)

Popüler esnek çalışma modelleri listesinde öne çıkan bir diğer alternatif ise geleneksel ve uzaktan metotların karışımını ifade eden hibrit çalışma yöntemleridir. Çalışanların haftanın belirli günleri fizikî olarak ofiste bulunduğu, diğer günlerde ise remote work modelindeki gibi istihdama katıldığı hibrit çalışma modeli programları işverenler ya da bireyler tarafından belirlenebilir.

Hibrit çalışma, şirket politikası olabildiği gibi tamamen uzaktan çalışma yaklaşımına geçmeden önce adaptasyon sürecini kolaylaştırmak için çalışan profili doğrultusunda programlanabilir. Hibrit modelde, işverenler genellikle hangi ekiplerin hangi günlerde uzak veya ofis içi çalışma ortamına katılacağına karar verirken, işyerindeki çalışanlar kendileri için en iyi yaklaşımı seçme konusunda tam ya da yarı esnekliğe sahiptir.

Sıkıştırılmış Çalışma Haftası (Compressed Workweek)

Dört günlük çalışma modeli olarak da bilinen sıkıştırılmış çalışma haftası (compressed workweek), standart şekilde belirlenmiş beş gün istihdam yerine dört gün iş gücüne katılmayı içeren daraltılmış esneklik sistemidir. Bu uygulamayı kullanan bazı işverenler çalışma süresini sıkıştırmak için haftada sekiz saat yerine on saatlik bir program talep ederek boş kalan günü dört gün içinde telafi eder.

Çalışanlardan tüm görevleri günde sekiz saat olmak üzere dört gün içinde tamamlamayı talep eden işverenler ise zamanı optimum kullanma noktasında stratejik davranır. Sıkıştırılmış çalışma haftası sekiz saatlik bir iş gününe daraltığında, dikkat dağıtıcı unsurları veya toplantıları azaltmak zamanı optimum şekilde kullanmak açısından önemlidir.

Kayan Çalışma Saatleri (Flextime)

Kayan çalışma saatleri veya flextime uygulamaları, işveren politikaları gereği belirlenen günlük, haftalık ya da aylık çalışma kotasına uymak koşuluyla iş günlerinin ne zaman başlayıp biteceğini seçme esnekliği sunar.

Kayan çalışma saatlerinde her işveren bireysel ihtiyaçları ya da yaşam tarzı doğrultusunda en üretken oldukları dilimleri seçerek iş gücüne çok daha adanmış bir şekilde katılabilir. Kayan çalışma saatleri yöntemi aynı zamanda bir çalışan olarak kişisel sorumluluklarınıza ve tercihlerinize göre çalışma saatlerinizi haftadan haftaya ayarlamanıza olanak tanır.

Esnek çalışma modeli, çalışanlara olduğu kadar işverenlere de stratejik avantajlar sağlar.

Esnek Çalışmanın İşverenlere Faydaları

Esnek çalışma yöntemi her işletmenin politikasına ya da çalışan profiline uygun tek bir yöntem olarak sunulmayabilir. Ancak bu modeller şirket kültürü, çalışan profili ve sektörle uyum sağladığı takdirde pek çok faydayı da beraberinde getirir. Her işletmenin kendine ait esnek çalışma modellerini belirlemesi için geçerli birkaç neden:

  • Kaynak Optimizasyonu Sağlamak: Esnek modele geçiş yapmak, işverenlerin kaynak optimizasyonu yaparak en önemli gider kalemlerini azaltmalarını sağlayabilir. Ofis genel giderleri, gayrimenkul, ulaşım ve ekipman maliyetlerinden önemli ölçüde tasarruf yapmayı teşvik eden bu yöntemle giderleriniz düşebilir.
  • Yetenek Avcılığı Yapmak: Özellikle Z kuşağının istihdama dahil olmasıyla birlikte çok daha fazla gündeme gelen esneklik talebine karşılık verebilmek yetenekleri bünyenize çekmenizi sağlayabilir.
  • Çalışan Moralini Yükseltmek: Çalışanlara lokasyonları ya da istihdam saatleri konusunda esneklik sunmak kontrol hissini büyük ölçüde artırarak iş yerine daha fazla katılım ve memnuniyet şeklinde geri döner.
  • Daha Sağlıklı İş Ortamı: Esnek modellerde tüm çalışanların aynı anda ofiste bulunduğu tipik istihdam şeklinden farklı olarak ekip üyeleri dönüşümlü olarak ofiste yer alır ya da iş gücüne tamamen uzaktan katılır. Kalabalıktan uzak bu steril ortam herkesin sağlığı ve güvenliği açısından daha iyidir.

Esnek Çalışmanın Çalışanlara Faydaları

Çalışan profilinin değişmesiyle ivme kazanan esnek çalışma modeli, talebin gerçek kaynağı olan iş güçleri için pek çok faydayı da beraberinde getirir. Esneklik sunan bir şirketin parçası olma konusunda sizi heveslendirecek esnek çalışma modeli avantajları şunlardır:

  • Daha İyi İş Yaşam Dengesi: Esnek çalışma düzenlemeleri iş gücüne performanstan ödün vermeye gerek kalmadan kişisel ihtiyaçlarını da dengeli bir şekilde karşılayabilme şansı sunar. Çalışma programınız esnek olduğunda gün boyunca profesyonel ve kişisel aktiviteleriniz arasında dengeli bir şekilde geçiş yapabilirsiniz.
  • Daha Fazla Gelişme Fırsatı: Esnek çalışma düzenlemeleri altında tam potansiyelinizi göstererek kariyerinizde ilerleme kaydetmeniz çok daha olası hale gelir. Öte yandan zamanı yönetme kabiliyetini artıran bu yöntemler sayesinde yeni bir kursa kaydolmak ya da ders çalışmak için vaktiniz kalır.
  • Daha Yüksek İş Yeri Memnuniyeti: Esneklik çalışan olarak kişisel ihtiyaçlarınızla daha fazla ilgilenme fırsatı elde etmek, iş gücüne katılım konusunda daha az hayal kırıklığı ve daha fazla memnuniyet anlamına gelir.
  • Daha Özgür Hissetme: Çalışan olarak esnek bir ortamda iş gücüne dahil olmak, işvereninizin işinizi ne kadar takdir ettiğini ve size ne kadar güvendiğini hissetmenizi sağlar. Bu da, çalışma alanında kendinizi daha özgür hissederek hem ekip üyeleriyle hem de şirketinizle daha uzun vadeli ilişkiler kurmanızı sağlayabilir.

Esnek Çalışma Modellerinin Geleceği

Hızlı bir şekilde yükselişe geçen esnek çalışma modellerine geçici trend gözüyle bakanlar hâlâ varken, gerçekten bu yöntemlerin iş dünyasının önemli parçası olup olmadığı konusunda tereddütler de devam ediyor. Ancak gelecekte iş yerlerinin kısa sürede değişen enerjisi yüksek iş piyasasına adapte olmasının yolunun ise katılık yerine esnekliği belirlemekle mümkün olduğunu da belirtmek gerek.

Nitekim, esnek çalışma modellerinin geleceğinde daha az katı şirket kültürü çerçevesinde şekillendirilmiş güvene dayalı ve kapsayıcı çalışma yöntemleri yer alacak gibi görünüyor. Yaşam koşullarına, teknolojiye, iş değişikliklerine ve pandemi gibi öngörülemeyen olaylara daha hızlı adapte olabilme becerisine sahip esnek iş ortamlarının yayılarak iş dünyasını daha fazla domine edeceği ise yadsınamaz bir gerçek.

Her işletmenin esnek model için gereksinimleri, politikaları ya da iş gücü profili farklıdır.

Esnek Çalışma Modeli Seçerken Dikkat Edilmesi Gerekenler

Herhangi ölçekte bir iş yerinde esnek çalışma modeli kültürünü yerleştirmek, bazı stratejik ve kişiselleştirilmiş adımlar atmayı gerektiren oldukça kompleks bir süreçtir. Nitekim, her işletmenin kendine has kimliği için tercih etmesi gereken esneklik yöntemi örnek olduğu şirketlerden tamamen farklı olabilir.

Örneğin; global bir marka için coğrafi esneklik sağlayan uzaktan çalışma en optimum esneklik yöntemi olurken, bazıları için sıkıştırılmış çalışma haftası gibi modeller daha iyi sonuç verebilir. Bu nedenle tek bir esneklik modelleri yerine kendi çalışma metodunuzu belirlemenizi sağlayacak şu ipuçlarından destek alabilirsiniz:

  • Kopyalamaktan Uzak Durun: Aynı sektörde benzer operasyonlara sahip olsanız dahi başka bir şirketin modelini doğrudan uygulamak benzersiz iş gücü dinamikleriyle uyum sağlayamayabileceği için ters etki yaratabilir.
  • İş Gücü Analizi Yapın: Esnek çalışma sistemlerinin işveren açısından çeşitli faydaları olsa da herhangi bir modeli doğrudan uygulamak yerine sizde en iyi çalışacak olanı bulabilmek için çalışan profilini ve beklentilerinizi analiz edebilirsiniz.
  • Çalışanların Fikrini Alın: Çalışanların değişime direnç göstermemeleri için sürecin bir parçası olarak hissetmelerini sağlamalısınız. Süreci çalışanlarınızla birlikte yönettiğinizde aynı zamanda beyin fırtınası ekipleri oluşturarak en üretken modeli kolektif şekilde belirleyebilirsiniz.
  • Esnekliğe Açık Olun: Esnek iş modellerine geçiş yaparken hem çalışanlar hem de iş yeri beklentileri ya da talepleri açısından en iyi stratejiyi belirlemek için çok yönlü düşünmeniz gerekir.

Siz de bireysel ya da kurumsal anlamda esnek çalışma yöntemlerini deneyimleyebilmek için beklentilerinizi en çok karşılayan ofis çözümleri hakkında bilgi edinebilir, eOfis’in uzman ekibiyle kolayca geçiş yapabilirsiniz!

Bu Yazıyı Paylaşın

Teklif Formu
Teklif formunu göndererek; Aydınlatma Beyanı'nı ve
Açık Rıza Onayı'nı kabul etmiş sayılırsınız.
Teklif Al